Lazer destekli implant tedavisi, diş eksikliklerinin giderilmesinde kullanılan en güncel yöntemlerden biridir. Geleneksel implant uygulamalarından farklı olarak lazer teknolojisi, tedavi sürecinin birçok aşamasında hastalara kolaylık ve konfor sunar. Lazerin diş etine uygulandığı kesilerden doku iyileşmesine kadar pek çok süreçte sağladığı avantajlar sayesinde, bu yöntem, diş hekimliği alanında hızla popülerlik kazanmıştır. Bu makalede lazer destekli implant tedavisinin tercih edilme koşulları, kimler için uygun olmadığı, avantajları ve Ankara’daki fiyatları gibi konulara değinilecektir.
Lazer Destekli İmplant Hangi Durumlarda Tercih Edilir?
Lazer destekli implant tedavisi, diş kayıplarını gidermek isteyen ve özellikle geleneksel yöntemlerin yetersiz kaldığı durumlarda tercih edilir. Bu yöntem, peri-implantitis gibi implant çevresindeki dokularda enfeksiyon riski taşıyan hastalarda, kemik kaybının azaltılması ve daha hızlı iyileşme sağlanması açısından büyük bir avantaj sunar.
- Hassasiyet Gerektiren Doku İşlemleri: Lazer, diş etleri gibi hassas dokular üzerinde daha az travma yaratır. Bu sayede diş etlerinde daha az hasar oluşur ve iyileşme süreci hızlanır.
- Enfeksiyon Riskinin Azaltılması: Lazerin antibakteriyel etkisi sayesinde implant bölgesinde bakteri oluşumu minimuma indirilebilir, böylece enfeksiyon riski azalır.
- Kanama ve Ağrının Azalması: Lazer teknolojisi kanamayı kontrol altına alır ve dokuya hassas bir şekilde nüfuz ettiği için işlem sonrası ağrı daha hafif hissedilir.
Lazer Destekli İmplant Kimlere Uygulanmaz?
Lazer implant tedavisi bazı sağlık koşulları nedeniyle her hastaya uygun olmayabilir. Özellikle diyabet gibi kontrol altında olmayan metabolik hastalıklar bu tedavinin uygulanmasını zorlaştırabilir. Ayrıca kemik yetersizliği ve bazı ileri derecede sistemik hastalıklarda lazer implant tedavisi öncesi ek önlemler gerekebilir.
- Yetersiz Kemik Dokusu Olanlar: Kemik desteği olmadan implant uygulanamayan durumlarda, kemik destek tedavisi öncelikli olarak uygulanmalıdır.
- Bağışıklık Sistemi Zayıf Hastalar: Kanser tedavisi gören veya bağışıklık sistemi baskılanmış kişilerde lazer destekli implant tedavisi önerilmez.
- Aktif Diş Eti Enfeksiyonları Olanlar: Periodontitis gibi diş eti hastalıkları tedavi edilmeden implant uygulanamaz; önce diş eti hastalıklarının kontrol altına alınması önemlidir.
Lazer Destekli İmplantın Avantajları Nelerdir?
Lazer destekli implant tedavisi, geleneksel implant yöntemlerine göre daha az invazivdir ve iyileşme sürecinde daha yüksek konfor sağlar. Bu tedavinin öne çıkan avantajları şu şekildedir:
- Hızlı İyileşme Süreci: Lazerin dokuya kontrollü bir şekilde temas etmesi, çevre dokulara zarar verilmesini önleyerek iyileşme sürecini hızlandırır.
- Yüksek Sterilizasyon: Lazerin antibakteriyel özelliği, implant çevresindeki bakterileri yok ederek enfeksiyon riskini önemli ölçüde azaltır.
- Estetik Görünüm ve Kalıcı Sonuçlar: Lazerin iz bırakmadan işlem yapabilmesi, diş etlerinin doğal görünümünü korumasına yardımcı olur ve estetik açıdan tatmin edici sonuçlar sunar.
Lazer İmplant Fiyatları Ankara
Ankara’da lazer destekli implant fiyatları; kullanılan implant malzemesi, işlemi gerçekleştiren hekimin deneyimi ve kliniğin donanımı gibi çeşitli faktörlere göre değişiklik göstermektedir. Lazer teknolojisinin kullanıldığı implant işlemleri, geleneksel yöntemlere göre genellikle biraz daha yüksek maliyetlidir. Ancak sağladığı konfor, hız ve estetik avantajlar göz önüne alındığında, lazer implant tedavisi uzun vadede yatırım yapmaya değer bir seçenektir. Sizler için en uygun tedaviyi belirlemek ve bilgi almak için Perspektif Ağız ve Diş Polikliniğimize davetlisiniz. Lazer destekli implant tedavileri hakkında İletişim sayfamız üzerinden randevu alabilirsiniz.
Lazer Destekli İmplantın Öne Çıkan Özellikleri
Aşağıda lazer destekli implant tedavisinin bazı belirgin avantajlarına yer verilmiştir:
- İşlem sonrası ağrı ve şişlik minimum düzeydedir: Lazer, kan pıhtılaşmasını sağladığından iyileşme süreci daha az rahatsızlıkla geçer.
- Enfeksiyon riski oldukça düşüktür: Lazerle yapılan kesiler, implant çevresinde bakteri üremesini engeller ve tedavi sürecini güvenli kılar.
- Kesin doku yönetimi sağlar: Lazerin hassas çalışma prensibi, çevre dokulara minimum zarar verir.
- Estetik ve doğal bir görünüm elde edilir: İşlem sırasında yara izi bırakılmadığından, diş eti estetiği ve görünümü korunur.
- Kanama riski en aza indirilir: Lazerin kan pıhtılaştırıcı etkisi sayesinde cerrahi işlemler minimal kanama ile gerçekleşir.
Lazer destekli implant tedavisi, diş eksikliğinin modern ve etkili bir şekilde giderilmesine yönelik önemli bir teknolojik yeniliktir. Daha az invaziv olması, enfeksiyon riskini azaltması ve iyileşme sürecini hızlandırması gibi avantajları ile lazer implant tedavisi, diş hekimliğinde giderek daha fazla tercih edilmektedir. Özellikle enfeksiyon riski yüksek olan veya doku hassasiyetinin ön planda olduğu durumlarda lazer destekli implant yöntemi, hastalar ve diş hekimleri için ideal bir seçenek olarak öne çıkmaktadır.
Lazer Destekli İmplant ile İlgili Bilimsel Yayınlar
J Pharm Bioallied Sci dergisinde Şubat 2024 tarihinde yayımlanan “Efficacy of Laser-Assisted Periodontal Therapy vs Conventional Scaling and Root Planing” konulu çalışmada, periodontal hastalık tedavisinde lazer destekli periodontal tedavi (LAPT) ile geleneksel kök yüzeyi temizliği ve düzleştirme (SRP) yönteminin etkinliği karşılaştırılmıştır. Periodontal hastalığı olan hastalar iki gruba ayrılmıştır. Bir grup LAPT alırken, diğer grup geleneksel SRP tedavisi görmüştür. Tedavi öncesi ve sonrası cep derinliği (PD) ve klinik ataşman seviyesi (CAL) ölçümleri yapılarak veriler analiz edilmiştir. LAPT grubunda ortalama PD azalması 2.5 mm iken, SRP grubunda 2.0 mm olarak gözlenmiştir. Ayrıca, LAPT grubunda CAL’de 1.8 mm, SRP grubunda ise 1.3 mm’lik bir iyileşme sağlanmıştır; bu farklar istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (P < 0.05). Çalışmanın sonuçları, LAPT’nin PD azaltmada ve CAL iyileştirmede geleneksel SRP’ye göre daha etkili olabileceğini göstermektedir.
Bioinformation dergisinde Haziran 2024 tarihinde “Antimicrobial activity of laser assisted endodontic therapy in disinfecting root canals” adlı çalışmada, endodontik tedavide üç farklı lazer türünün (CO₂, Er,Cr:YSGG ve Diyot lazer) kök kanal dezenfeksiyonundaki antibakteriyel etkisi değerlendirilmiştir. Çalışmaya 70 hasta ve 105 tek köklü diş dahil edilmiştir. Kök kanalları 2% Sodyum Hipoklorit (NaOCl), 2780 nm Er,Cr:YSGG, 900 nm Diyot ve CO₂ lazer ile dezenfekte edilmiştir. Müdahaleler öncesinde ve sonrasında kök kanallarından alınan mikrobiyal örnekler, mikrobiyoloji laboratuvarında Log10 Koloni Oluşturan Birimler (CFU) olarak değerlendirilmiştir. Tüm lazer türlerinde ve NaOCl uygulamalarında CFU oranlarında anlamlı azalma görülmüştür. Lazer ve NaOCl kombinasyonu uygulandığında CFU azalışı, yalnız uygulamalara göre daha yüksek olmuştur. Lazerin NaOCl ile birlikte uygulanması, kök kanal dezenfeksiyonunda etkili bir yöntem olarak öne çıkmaktadır.
Ankara Çankaya Çukurambar bölgesinde hizmet veren Perspektif Diş Polikliniğine tüm soru ve görüşlerinizi iletebilir ve ayrıca Diş Taşı Temizliği, Bruksizm Tedavisi, 20 Yaş Diş Çekimi, Apikal Rezeksiyon, Gömülü Diş Çekimi, İmplant Tedavisi, Çocuk Diş Hekimliği, Diş Beyazlatma, Diş Eti Çekilmesi, Diş Eti Estetiği, Küretaj, Gülüş Tasarımı, İnley ve Onley Diş Restorasyonları, Porselen Lamina ve Zirkonyum Diş Kaplama konularında İletişim sayfamız üzerinden randevu alabilirsiniz.
Bu makale Perspektif Diş Polikliniği tarafından hazırlanmıştır.