1443. Cad. 1071 Plaza C Blok No: 25/7 Çankaya/Ankara

1443. Cad. 1071 Plaza C Blok No: 25/7 Çankaya/Ankara

İletişime Geçin

0312 419 66 50

Çalışma Saatleri

Pzt-Cmt: 9:00 - 18:00

 Diş Avülsiyonu Nedir, Nasıl Tedavi Edilir?

Diş avülsiyonu, bir dişin travma sonucu tamamen yuvasından çıkması durumudur. Bu durum, acil müdahale gerektiren ciddi bir dental yaralanma olarak kabul edilir. Diş avülsiyonu genellikle şiddetli bir darbe, düşme veya kazalar sonucunda meydana gelir. Bu tür bir durumda, dişin mümkün olan en kısa sürede yerine yerleştirilmesi gereklidir, aksi takdirde dişin kaybı kalıcı hale gelebilir.

Hangi Tür Durumlar Diş Avülsiyonuna Yol Açar?

Diş avülsiyonuna yol açan en yaygın durumlar arasında fiziksel travmalar yer alır. Özellikle kontak sporları, bisiklet kazaları, düşme ve trafik kazaları gibi durumlar, dişlerin yerinden çıkmasına neden olabilir. Çocuklarda oyun oynarken veya spor yaparken meydana gelen kazalar, diş avülsiyonu riskini artırır. Ayrıca, ağız bölgesine yönelik darbeler, diş avülsiyonuna yol açabilir.

Diş Avülsiyonu Belirtileri Nelerdir?

Diş avülsiyonunun belirtileri, dişin tamamen yerinden çıkması ile belirgin hale gelir. Bu durumda, diş yuvasında bir boşluk oluşur ve bu bölge genellikle kanar. Ayrıca, dişin çıkmasının ardından şiddetli ağrı hissedilebilir. Bu ağrı, diş etlerinde ve çevresindeki dokularda meydana gelen hasardan kaynaklanır. Çıkmış olan dişin yerine konmaması durumunda, bu bölge hızla enfekte olabilir.

Diş Avülsiyonu Neden Olur?

Diş avülsiyonu, genellikle yüksek bir dış kuvvetin dişe doğrudan etki etmesi sonucu meydana gelir. Bu kuvvet, dişin periodontal bağları ve çevresindeki dokuları yırtarak dişin yuvasından tamamen çıkmasına neden olur. Bu tür kuvvetler, genellikle spor kazaları, düşmeler veya trafik kazaları sırasında ortaya çıkar. Ayrıca, bazı kişilerde dişlerin yapısal zayıflıkları veya diş eti hastalıkları gibi durumlar, dişin daha kolay yerinden çıkmasına yol açabilir.

Diş Avülsiyonu Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Diş avülsiyonu tedavisinde en önemli adım, dişin mümkün olan en kısa sürede yerine yerleştirilmesidir. Dişin tekrar yuvasına yerleştirilmesi, dişin kurtarılma şansını artırır. Eğer diş kirli değilse, diş hemen yuvasına yerleştirilmelidir. Kirli ise, soğuk su ile hafifçe yıkandıktan sonra yerine yerleştirilir. Bu işlemin ardından, dişin sabitlenmesi için dişe splint uygulanır. Dişin durumuna göre, antibiyotik tedavisi ve gerektiğinde tetanoz aşısı yapılabilir. Dişin iyileşme sürecini desteklemek için düzenli olarak diş hekimi kontrolleri yapılmalıdır.

Diş Avülsiyonu Riskleri Nelerdir?

Diş avülsiyonunda en büyük risk, dişin yerine yerleştirilememesi durumunda dişin kaybedilmesidir. Ayrıca, dişin yeniden yerleştirilmesinin ardından bile bazı komplikasyonlar ortaya çıkabilir. Bu komplikasyonlar arasında dişin kökünde rezorpsiyon (kökün çözülmesi) ve dişin çevresindeki kemikte ankylosis (dişin kemikle kaynaşması) yer alabilir. Bu tür komplikasyonlar, dişin uzun vadede kaybedilmesine yol açabilir. Dişin enfeksiyon kapması da bir diğer risktir ve bu durum, daha ciddi dental sorunlara neden olabilir.

Diş Avülsiyonunda Alınacak Önlemler

Diş avülsiyonu durumunda dişi mümkün olan en kısa sürede yerine yerleştirmek hayati önem taşır. Dişi yerleştiremezseniz, dişi nemli tutarak bir bardak süt veya diş taşıma solüsyonunda saklayın. Dişin temizliği sırasında kök kısmını ovmaktan kaçının; bu, dişin kök yüzeyine zarar verebilir. Dişin yerine yerleştirildiği ilk birkaç hafta boyunca yumuşak gıdalarla beslenmeli ve ağız hijyenine dikkat edilmelidir.

  • Hızlı Müdahale: Diş avülsiyonu durumunda ilk 30 dakika içinde yapılan müdahale, dişin kurtarılma şansını önemli ölçüde artırır.
  • Nemli Ortam: Dişin yuvasına yerleştirilememesi durumunda, dişi nemli tutmak için en iyi seçenek sütte saklamaktır.
  • Kök Yüzeyi Hasarı: Dişin kök yüzeyine zarar vermemek, dişin yeniden yerleştirildiğinde iyileşme sürecini destekler.
  • Splint Uygulaması: Dişin sabitlenmesi için uygulanan splint, dişin tekrar yerine oturmasına ve iyileşmesine yardımcı olur.
  • Düzenli Kontrol: Dişin yeniden yerleştirilmesinden sonra düzenli diş hekimi kontrolleri, olası komplikasyonların erken tespit edilmesini sağlar.

Bu makalede, diş avülsiyonunun ne olduğu, nasıl oluştuğu, belirtileri, tedavi yöntemleri ve riskleri ele alınmıştır. Diş avülsiyonu durumunda hızlı ve doğru müdahale, dişin kurtarılmasında kritik bir rol oynar. Dişi mümkün olan en kısa sürede yerine yerleştirmek ve uygun tedavi yöntemlerini uygulamak, dişin uzun vadede sağlıklı bir şekilde kalmasını sağlar.

Diş Avülsiyonu ile İlgili Bilimsel Yayınlar

Cureus dergisinde Temmuz 2024 tarihinde yayımlanan “Treating a Dentoalveolar Fracture in a Four-Year-Old Girl With a Functional Removable Partial Denture” konulu çalışmanın amacı, çocuklar ve genç yetişkinlerde sık görülen travmatik diş yaralanmalarının tedavisini ve sonuçlarını değerlendirmektir. Çalışmada, dört yaşındaki bir kız çocuğunda meydana gelen mandibular segmental kortikal kırık vakası incelenmiştir. Tedavi sürecinde, anatomik varyasyonlar ve gelişim aşamalarının bu tür yaralanmaların tedavisinde zorluklar yarattığı gözlemlenmiştir. Sonuçlar, dentoalveolar travmanın diş dokularında geri dönüşü olmayan hasarlara, yanlış hizalanmaya ve deformitelere yol açabileceğini göstermektedir. Bu bağlamda, periodontal ve pulpal dokularda ciddi zararların meydana geldiği tespit edilmiştir. Değerlendirme, travmatik yaralanmaların dikkatli ve multidisipliner bir yaklaşım gerektirdiğini ortaya koymaktadır.

Eur J Paediatr Dent dergisinde Temmuz 2024 tarihinde yayımlanan “Replantation After Dental Avulsion: A Scoping Review and Proposal of a Flow Chart” adlı çalışmanın amacı, diş avülsiyonu durumunda uygulanan replante tedavisinin etkinliğini ve başarı oranlarını incelemektir. Yöntem olarak, “diş avülsiyonu”, “diş replante edilmesi” ve “diş ankilozu” anahtar kelimeleri kullanılarak PubMed-Medline, Scopus, WoS ve Cochrane veri tabanlarında kapsamlı bir literatür taraması yapılmıştır. Sonuçlar, replante edilen dişlerde yüksek başarısızlık oranları ve öngörülemeyen uzun vadeli sonuçlar olduğunu göstermektedir. Değerlendirme sonucunda, diş replante tedavisinin karmaşıklığını vurgulayarak, klinisyenlerin bireysel klinik durumları dikkate alarak karar vermeleri gerektiği ortaya konmuştur. Ayrıca, önleyici tedbirlerin ve ebeveyn farkındalığının önemine dikkat çekilmiştir.

Ankara En İyi Diş Kliniği Tavsiye

Diş hekimi seçerken dikkat edilmesi gerekenler, sağlıklı bir ağız ve diş sağlığı için oldukça önemlidir. Güvenilir kaynaklardan öneriler almak, hasta yorumlarını okumak, diş hekiminizin eğitim ve deneyimlerini sorgulamak, hijyen standartlarına dikkat etmek ve açık iletişim kurmak, doğru diş hekimini bulmanızda size yardımcı olacaktır. Unutmayın, diş hekiminizle kuracağınız sağlam bir ilişki, ağız ve diş sağlığınız için uzun vadede büyük faydalar sağlayacaktır.

Açık iletişim, yüksek mesleki deneyimimiz, temizlik ve hijyene uygun fiziki olanaklarımız ile Perspektif Diş Polikliniği olarak hastalarımız için son teknolojiyi kullanmanın yanı sıra en son yayınlanan bilimsel araştırmaların ışığında, diş hekimleri olarak bizler kendimizi güncel tutuyor ve hasta memnuniyeti için elimizden gelen çabayı gösteriyoruz.

Ankara Çankaya Çukurambar bölgesinde hizmet veren Perspektif Diş Polikliniğine tüm soru ve görüşlerinizi iletebilir ve ayrıca Diş Taşı Temizliği, Bruksizm Tedavisi, 20 Yaş Diş Çekimi, Apikal Rezeksiyon, Gömülü Diş Çekimi, İmplant Tedavisi, Çocuk Diş Hekimliği, Diş Beyazlatma, Diş Eti Çekilmesi, Diş Eti Estetiği, Küretaj, Gülüş Tasarımı, İnley ve Onley Diş Restorasyonları, Porselen Lamina ve Zirkonyum Diş Kaplama konularında İletişim sayfamız üzerinden randevu alabilirsiniz.

Bu makale Perspektif Diş Polikliniği tarafından hazırlanmıştır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir