1443. Cad. 1071 Plaza C Blok No: 25/7 Çankaya/Ankara

1443. Cad. 1071 Plaza C Blok No: 25/7 Çankaya/Ankara

İletişime Geçin

0312 419 66 50

Çalışma Saatleri

Pzt-Cmt: 9:00 - 18:00

Dişimizi Hangi Durumlarda Çektirmemiz Gerekir?

Diş tedavisinde genellikle son çare olarak görülen diş çekimi, apse gibi ciddi enfeksiyonlar, aşırı kalabalık veya yanlış hizalanmış dişler ve dişlerin zayıflamasına neden olan diş eti hastalığı gibi çeşitli durumlar için gereklidir. Birçok kişinin diş çektirmekten çekinmesine rağmen, uzman diş hekimleri ağız sağlığını korumak için en iyi yöntem olarak gördüklerinde bu işlemi düzenli olarak gerçekleştirmektedir. Diş çekimi için yaygın tetikleyiciler arasında, yanlış büyüyen ve ağrıya neden olabilen veya diğer dişlerin çıkmasını engelleyebilen gömülü dişler ve ağızda tüm dişler için yeterli alanın olmadığı ve muhtemelen diş telleri gibi hizalama düzeltmelerini engelleyen aşırı kalabalık yer alır.

Diş çekimini gerektiren bir diğer kritik senaryo da dişin çürük veya travma nedeniyle onarılamayacak şekilde hasar görmesi ve dolgu veya kron ile kurtarılmasının imkansız hale gelmesidir. Ayrıca, dişin pulpasına kadar ilerleyen enfeksiyonlar, derhal ele alınmazsa ciddi bir sağlık riski haline gelebilir ve özellikle kemoterapi hastaları gibi bağışıklık sistemi zayıflamış bireylerde enfeksiyonun yayılmasını önlemek için diş çekimi bazen tek geçerli çözüm olabilir. Diş kaybında önemli bir faktör olan diş eti hastalığı, diş etlerinin geri çekilmesine ve enfekte cepler oluşturmasına neden olur, sonuçta destekleyici kemik ve dokuları parçalayarak ağızda daha fazla bozulmayı önlemek için diş çekimini gerektirir.

Diş Çekimi Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler

Diş bakımında genellikle son çare olan diş çekimi, şiddetli çürük, aşırı kalabalık veya diş eti hastalığı gibi nedenlerle gereklidir. Çekim sonrası bakım, hızlı ve sorunsuz bir iyileşme için çok önemlidir. Hastalara diş hekimlerinin ağız bakımı talimatlarına sıkı sıkıya uymaları, ilk günlerde ağrıyı hafifletmek için yumuşak ve soğuk yiyecekleri tercih etmeleri ve iyileşmeyi engelleyebilecek sıcak, baharatlı veya sert yiyeceklerden kaçınmaları tavsiye edilir. Çekim sonrası şişlik, ağrı ve kanama gibi semptomların farkında olmak, acil tıbbi müdahale gerektirebileceğinden çok önemlidir. Şiddetli veya uzun süreli rahatsızlıklar, komplikasyonları önlemek için bir diş hekimine danışılmasını gerektirmelidir.

Diş çürüğü ve apseden yanlış hizalamaya kadar çeşitli sorunları ele almayı amaçlayan prosedür, daha fazla ağız sağlığı sorununu önlemek için dişin çıkarılmasını içerir. Diş çekiminden sonra iyileşme bireyler arasında farklılık gösterir, ancak enfeksiyon belirtilerine dikkat edilmesi ve reçete edilen bakım rejimlerine uyulması iyileşmeyi hızlandırabilir. Hastalar yumuşak yiyecekler tüketmeli, çekim bölgesinden uzakta nazikçe fırçalayarak ağız hijyenini korumalı ve pıhtı oluşumunu bozabilecek sigara içmek veya pipet kullanmak gibi eylemlerden kaçınmalıdır. Şiddetli ağrı veya olağandışı semptomların görüldüğü durumlarda, komplikasyonsuz bir iyileşme sağlamak için diş hekimine danışılması zorunludur.

Diş Çekimi Sonrası Ne Kadar Sürede İyileşir?

Diş çekiminden sonra iyileşme genellikle birkaç haftayı kapsar ve çoğu kişi kendini önemli ölçüde daha iyi hisseder ve işlemden sonraki birkaç gün içinde normal faaliyetlerine döner. Özellikle, iyileşme bölgesinin bozulmasını önlemek için gıda alımı ve ağız hijyeni konusunda dikkatli olunması gereken ilk iyileşme yaklaşık iki ila dört hafta sürer. Başlangıçta yumuşak, soğuk yiyecekleri tercih etmek ve sıcak, baharatlı veya sert yiyecekler gibi tahriş edici maddelerden kaçınmak iyileşme sürecine önemli ölçüde yardımcı olabilir. Şişme, aşırı ağrı veya kanama gibi endişe verici belirtiler ortaya çıkarsa, profesyonel müdahale gerektiren komplikasyonlara işaret edebileceğinden acil diş hekimi tavsiyesi almak çok önemlidir.

Diş çekimi süreci, bazıları için ürkütücü olsa da, şiddetli çürük, aşırı kalabalık dişler veya diş eti hastalığı gibi sorunları ele almayı amaçlayan iyi anlaşılmış ve yaygın olarak uygulanan bir diş prosedürüdür. Basit ve cerrahi çekimler arasında ayrım yapmak, çekimin karmaşıklığına ve bireysel sağlık faktörlerine bağlı olarak değişen iyileşme sürelerine ilişkin beklentilerin belirlenmesine yardımcı olabilir. İlaç tedavisine uyum ve çekim bölgesinin temizliğinin sürdürülmesi de dahil olmak üzere diş hekiminin çekim sonrası bakım talimatlarına uyulması, hızlı bir iyileşme için çok önemlidir. Nazik ağız hijyeni uygulamaları, yumuşak gıdalar tüketmek ve çekim bölgesinde oluşan kan pıhtısını yerinden oynatabilecek aktivitelerden kaçınmak, sorunsuz bir iyileşme sürecinin sağlanmasının bir parçasıdır. Sonuç olarak, diş hekiminizle etkili iletişim kurmak ve bakım sonrası talimatlara sıkı sıkıya bağlı kalmak, diş çekiminden sonra başarılı bir iyileşmenin temelini oluşturur.

Makaleden Çıkarımlar

– Diş çekimi sonrası yumuşak ve soğuk yiyecekleri tüketmek iyileşmeyi hızlandırır.
– Ağrıyı hafifletmek için diş hekiminin verdiği ağrı kesicileri düzenli kullanmak önemlidir.
– Çekim bölgesini tahriş edebilecek sert, sıcak veya baharatlı yiyeceklerden kaçının.
– Şiddetli ağrı veya anormal semptomlar gözlemlendiğinde derhal diş hekimine başvurun.
– İyileşme sürecinde pıhtı oluşumunu bozabilecek sigara içmek veya pipet kullanmaktan kaçının.

Diş Çekimi Hakkında Son Bilimsel Yayınlar

Journal of Prosthodontic Research dergisinde Nisan 2024’te “Alveolar ridge preservation in rat tooth extraction model by chitosan-derived epigenetic modulation scaffold” başlıklı çalışmada, trikostatin A (CS/BCP/TSA) yüklü kitosan bifazik kalsiyum fosfat iskelenin sıçanlarda diş çekimini takiben alveolar çıkıntının korunmasındaki etkinliği araştırılmıştır. In vitro testler TSA’nın biyouyumluluğunu, histon deasetilaz aktivitesini inhibe etme ve MC3T3-E1 hücrelerinin osteojenik farklılaşmasını artırma yeteneğini doğrulamıştır. İn vivo olarak, CS/BCP/TSA iskelesi kemik dolgusunu önemli ölçüde iyileştirmiş ve alveolar sırtın yapısını geleneksel kemik greftlerinden daha etkili bir şekilde korumuştur. Histolojik analizler, CS/BCP/TSA iskelesinin üstün kemik rejenerasyon yeteneklerine işaret ederek, onu alveolar sırtın korunması ve ekstraksiyon sonrası kemik iyileşmesi için umut verici bir materyal haline getirmiştir.

Clinical Oral Investigations dergisinde Nisan 2024’te “The hemostatic and comforting effects of oral adhesive bandages in tooth extraction: a randomized controlled clinical study” başlığıyla yayımlanan ve randomize kontrollü bir klinik çalışma olan ve 120 katılımcının yer aldığı bu çalışmada, diş çekimi yaralarının yönetiminde oral yapışkan bandajların etkinliği geleneksel pamuk topları ve gazlı bez ile karşılaştırılmıştır. Sonuçlar, oral yapışkan bandaj grubunun, ortalama 26,6 saatlik yapışma süresi ile ameliyat sonrası hemen ve 24 saatlik dönemlerde önemli ölçüde daha iyi hemostaz ve rahatlık yaşadığını göstermiştir. Her iki grup da benzer iyileşme seviyeleri ve yan etkiler gösterirken, oral yapışkan bandaj grubu marjinal olarak daha yüksek yara iyileşme skoruna sahipti. Çalışma, oral yapışkan bandajların çekim sonrası yara bakımı için üstün bir seçenek sunduğu sonucuna vararak, hasta konforunu ve hemostatik kontrolü iyileştirmedeki klinik uygunluklarını ve etkinliklerini vurgulamaktadır.

BMC Oral Health dergisinde Nisan 2024’te “Alternatives to dental opioid prescribing after tooth extraction (ADOPT): protocol for a stepped wedge cluster randomized trial” başlığıyla yayımlanan çalışma, davranışsal bir müdahalenin diş hekimlerinin ve ağız cerrahlarının diş çekimlerinden sonra ergenlere ve genç yetişkinlere (AYA) opioid reçete etme eğilimini değiştirip değiştiremeyeceğini ve bunun yerine opioid olmayan analjezikleri teşvik edip edemeyeceğini araştırmaktadır. 12 muayenehanede 33 diş hekimini kapsayan müdahale, eğitimsel detaylandırma, standartlaştırılmış çekim sonrası hasta talimatları ve AYA hastaları için asetaminofen ve ibuprofen blister paketlerini içermektedir. Birincil başarı ölçütü, elektronik sağlık kayıtları ve ağrı kontrolü ve memnuniyetine ilişkin hasta anketleri aracılığıyla değerlendirilen opioid reçetelerindeki azalmadır. Bu önemli araştırma, AYA’ların opioidlere ilk maruziyetini azaltmayı ve alternatif ağrı yönetimi stratejilerini teşvik ederek potansiyel olarak sonraki kötüye kullanımı önlemeyi amaçlamaktadır.

Perspektif Diş Kliniği olarak hastalarımız için son teknolojiyi kullanmanın yanı sıra en son yayınlanan bilimsel araştırmaların ışığında, diş hekimleri olarak bizler kendimizi güncel tutuyor ve hasta memnuniyeti için elimizden gelen çabayı gösteriyoruz.

Ankara Çankaya Çukurambar bölgesinde hizmet veren Perspektif Diş Kliniği‘ne tüm soru ve görüşlerinizi iletebilir ve ayrıca Diş Taşı Temizliği, Bruksizm Tedavisi, 20 Yaş Diş Çekimi, Apikal Rezeksiyon, Gömülü Diş Çekimi, İmplant Tedavisi, Çocuk Diş Hekimliği, Diş Beyazlatma, Diş Eti Çekilmesi, Diş Eti Estetiği, Küretaj, Gülüş Tasarımı, İnley ve Onley Diş Restorasyonları, Porselen Lamina ve Zirkonyum Diş Kaplama konularında İletişim sayfamız üzerinden randevu alabilirsiniz.

Bu makale Perspektif Diş Kliniği tarafından hazırlanmıştır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir